Türkiye’nin tarihi ve kültürel zenginlikleriyle öne çıkan Mardin, son zamanlarda gösterdiği dayanışma örnekleriyle de gündemde. Mardin merkezdeki bir okulda, öğretim sürecinin normal akışında yaşanan bir olay, herkesi derinden etkiledi. Okul kantininden satın aldığı yiyeceğin boğazına kaçması sonucu nefes almakta zorluk çeken bir öğrenciyi, zamanında yapılan müdahale ile hayata döndürdü.
Olay, geçtiğimiz günlerde Mardin Lisesi'nde meydana geldi. Okulun öğle arası sırasında, 16 yaşındaki bir öğrenci yemeğini yerken bir anda boğazına kaşar peyniri kaçırdı. Öğrenci, nefes almakta güçlük çekmeye başladı ve kısa sürede panik havası okul koridorlarına yayıldı. Diğer öğrenciler ve öğretmenler durumu fark ettiğinde, panik içinde müdahale etmeye çalıştılar. Ancak, olayın ciddiyetini anlayan müdür yardımcısı Fatma Yılmaz, hemen harekete geçti. Yılmaz, hızlı düşünerek ilk yardım ile ilgili bilgilerini devreye soktu.
Öğrencinin boğazında sıkışan yiyeceği çıkarmak için uygulanabilecek yöntemleri kullanmaya karar veren Yılmaz, hemen öğrenciyi sırtına alarak Heimlich manevrası uygulamaya başladı. Kimsenin ummadığı bir cesaret örneği sergileyen müdür yardımcısı, hızlı ve kararlı hareketleriyle durumu kontrol altına aldı ve çocuk nefes almayı başardı. Öğrencinin acil durumdan kurtulması, okulda derin bir nefes aldırdı ve videoları izleyen veliler arasında da geniş yankı uyandırdı.
Bu olay, sadece bir öğrencinin hayatını kurtarmakla kalmayıp, aynı zamanda eğitim kurumlarının ve çalışanlarının toplumsal sorumluluklarını bir kez daha gözler önüne serdi. Öğrencilerin güvenliği, eğitim sürecinin en önemli bileşenlerinden biridir. Eğitimcilerin, acil durum anında soğukkanlı kalabilme kabiliyeti, birçok hayatın kurtulmasında rol oynayabilir.
Müdür yardımcısı Fatma Yılmaz, yaptığı açıklamada, "Bu tür durumların her zaman yaşanabileceğini biliyoruz. Öğrencilerimizin güvenliği en öncelikli mesele. İlk yardım bilgileri almak ve uygulamak tüm eğitimcilerin sorumluluğu" dedi. Yılmaz'ın cesareti, sadece bu olaya damga vurmakla kalmadı, aynı zamanda diğer eğitimciler için de bir örnek teşkil etti. Okul idaresi, tüm öğretmenleri ve personeli arasında ilk yardım eğitimi düzenleyeceklerini açıkladı ve bu tür durumların önüne geçmek için gereken tüm önlemleri alacaklarını belirtti.
Yaşanan bu olay, Mardin’de sadece eğitim değil, aynı zamanda dayanışma ruhunun güçlendiğinin de bir göstergesi. Öğrenciler ve öğretmenler arasındaki dayanışma, böyle bir kriz anında insanların ne denli hızlı ve etkili bir şekilde yan yana gelebileceğinin somut örneğidir. Mardin halkının bu tür olaylara gösterdiği duyarlılık, eğitim camiasının ve toplumun birbirine ne kadar bağlı olduğunu bir kez daha kanıtlamaktadır.
Olayın ardından sosyal medyada paylaşılan görüntüler ve yaşananlar, sağlıklı bir toplum oluşturmanın önemini vurguladı. Eğitimcilerin yeterli bilgiye sahip olmaları, yalnızca okulda değil, günlük yaşamda da hayati öneme sahiptir. Öğrencilerin, öğretmenlerin bağlılığını ve dayanışmasını hissetmeleri, onlara olan güveni artırmakta ve okul ortamını daha güvenli hale getirmektedir.
Özellikle eğitimcilerin, kriz anlarında nasıl davranacaklarını bilmeleri, sadece öğrencilerin değil aynı zamanda kendilerinin de hayatlarını kurtarabilir. Bu durum, eğitimde verilmesi gereken müfredatın sadece akademik bilgiden ibaret olmadığını, aynı zamanda yaşam becerilerini de kapsaması gerektiğini ortaya koymaktadır.
Sonuç olarak, Mardin'deki bu olay, bir okul drama anını aşarak, dayanışma, cesaret ve toplum bilincinin nasıl önem taşıdığını göstermesi bakımından büyük bir mesaj verdi. Gelişen bu olay, sadece Mardin’deki okullarda değil, tüm Türkiye’de eğitimcilerin ve öğrencilerin toplumsal bir sorumluluk taşıdığını hatırlatmıştır.